13. International Trakya Family Medicine Congress

26-28 April 2024, Balkan Congress Center, Edirne

Bir olgu ile birinci basamakta ön tanı çeşitliliğinin önemi

Özge Kaya, Önder Sezer, Hamdi Nezih Dağdeviren

Keywords: Sjögren sendromu, keratokonjonktivitis sikka, kserostomi, kseroftalmi

Introduction:

Sjögren Sendromu göz ve ağız kuruluğunun görüldüğü otoimmun, sistemik bir hastalıktır. Tüm yaş gruplarında görülebilen bu hastalık sıklıkla 4. ve 5. dekatta tanı almaktadır. Genetik, çevresel, enfeksiyonlar gibi birçok farklı etyolojik faktör hastalığın patogenezinde rol oynamaktadır. Ne kadar erken tanı konulursa hastalığın kalıcı etkileri de o kadar az olmaktadır. Bu olgu sunumunda 45 yaşında, birçok kez göz bulguları açısından değerlendirilen, ancak romatolojik açıdan değerlendirilmeyen ve yıllar sonra tanı alabilen Sjögren Sendromu vakası sunulmuştur.

Case:

45 yaşında kadın hasta yaklaşık 2-3 yıldır devam eden gözlerde yanma, batma, kızarıklık şikayetleri ile başvurdu. Uzun zamandır gözlerinde kızarıklık olduğunu, zaman zaman konjonktivit ön tanısı ile çeşitli tedaviler aldığını, ancak şikayetlerin sık tekrarladığını ve tam olarak geçmediğini belirtti. Her iki gözde tüm konjonktivayı kaplayan kızarıklığı mevcuttu. Diğer sistem muayenelerinde patoloji saptanmadı. Laboratuvar tetkiklerinde sedimentasyon 60 mm/s, C-reaktif proteni (CRP) 5 mg/L olarak saptandı. Sedimentasyon yüksekliği olan hastanın anamnezi derinleştirildiğinde temel şikayeti dışında ara ara eklem ağrıları olduğunu ifade etti. Özgeçmişinde herhangi bir kronik hastalık yoktu. Soygeçmişinde de romatizmal hastalık hikayesi olan hasta, ayrıntılı değerlendirme amacı ile Romatoloji polikliniğine yönlendirildi. Hasta tüm tetkikleri tamamlanmış şekilde kontrol amaçlı tekrar başvurduğunda Sjogren Sendromu tanısı aldığı görüldü. Tetkikleri incelendiğinde (Ro/ss-a), (La/ss-b) ve Anti Nükleer Antikor (ANA) pozitif saptandığı, Shirmer testinde 5 dk’da 5 mm’nin altında ıslanma görülerek kuru göz tanısı aldığı görüldü. Tanı amaçlı yapılan minör tükrük bezi biyopsisinde fokal lenfositik asiner ve periduktal infiltrasyon tespit edildiği görüldü. Hastaya suni göz yaşı damlası, topikal siklosporin A, prednizon ve hidroksiklorokin tedavisi başlandıktan sonra semptomlarının azaldığı görüldü. Sonraki kontrol başvurularında eklem ağrılarında azalma, göz kızarıklığında gerileme ve batma hissinin geçtiği gözlendi.

Discussion:

Sjögren Sendromu tanı alması zor bir hastalıktır. Bunun nedeni farklı semptomlarla kendini göstermesi ve gizlemesidir. Bu durum kalıcı görme kayıplarına, morbiditeye ve hayat kalitesinde bozulmalara neden olabilmektedir. Birinci basamakta ön tanıların çeşitliliği, bu gibi hastalarda geç kalınması engelleyerek yaşam kalitesini arttırmaktadır.

#148